26 Ağustos 1922’de başlayan 30 Ağustos 1922 gününe kadar beş gün beş gece devam eden Büyük Taarruz, Türklerin kesin zaferi ile sonuçlanmıştır. Taarruzun planlaması büyük bir gizlilik ve titizlik içinde yapılmıştır. Taarruzun zamanından Gazi Mustafa Kemal Paşa ve yanındaki bir iki yakın mesai arkadaşından başka kimse haberdar olmamıştır.
Zafere Giden Yol:
Büyük Taarruz öncesi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde muhalif olan mebuslar tarafından yoğun eleştirilerin hedefi olan Gazi Mustafa Kemal Paşa, 26 Ağustos’ta başlayan taarruzun haberi meclise ulaştığında bu muhalif mebuslar da ordunun başarılarını tebrik etmişlerdir.
30 Ağustos’ta Türk ordusunun kesin zaferi ile sonuçlanan Büyük Taarruz gerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gerek basında gerekse halk arasında büyük sevinçle karşılanmış ve orduya ve ordunun Başkomutanına başarılarından dolayı tebrik telgrafları gelmiştir.
Milli ordunun işgalci güçlere son ve kesin darbeyi vurmasını sağlamak ve Anadolu’dan atmak için düşünülüp planlanan harekât hazırlıkları büyük bir özen ve gizlilik içinde yürütülmüştür. Büyük taarruz işgalciler tarafından beklenilmeyen ve dolayısıyla kamuoyu dikkatinin başka konularla meşgul edildiği bir zamanda gerçekleştirilmiş bu yönüyle de dünyada büyük bir şaşkınlıkla karşılanmıştır.
Mustafa Kemal’in Demokrasi İnancı:
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 20 Temmuz 1922’deki oturumunda Mustafa Kemal Paşa’ya dördüncü kez olmak üzere Başkomutanlık yetkisi verilmiştir. Ancak bu sefer önceki Başkomutanlık yetkilerinden farklı olarak Mustafa Kemal Paşa mecliste yaptığı konuşmada, “… Bugün ordumuzun manevi kuvveti en yüksek derecededir. Ordumuzun maddi kuvveti de fevkalade bir önleme gerek hissettirmeksizin milli emelleri tam bir güvenle elde edecek düzeye ulaşmıştır. Bu nedenle böyle bir yetkiyi devam ettirmeye gerek kalmadığı görüşündeyim..? şeklinde ifade ederek bu sefer kendisine geniş yetkiler verilmesine gerek olmadığı söylemiştir.
Zafer ve Basın:
Başkomutanlık Büyük Taarruz Meydan Muharebesi’nde 26-30 Ağustos tarihleri arasındaki 5 günlük muharebelere, Türk ve dünya basınında da Türk ordusunun zafer kazanması büyük yankı bulmuştur. Dönemin etkin gazetelerinden Hakimiyet-i Milliye, Peyam-ı Sabah, Açıksöz gibi gazeteler
Büyük Taarruz süresince okurlarına olaylar hakkında olumlu veya olumsuz bilgiler vermişlerdir. Yabancı basın da Türk basınından, Yunan basınında veya kendi muhabirleri aracılığıyla olaylar ile ilgili bilgileri kendi okurlarına ulaştırmışlardır.
Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Muharebesi sonucunda Türk ordusunun 2.543’ü şehit, 9977’si yaralı ve 101’i esir olmak üzere 12.621 kişi zayiatı mevcuttu.
İlk Zafer Kutlaması:
Türk tarihinin önemli dönüm noktalarından ve Türk ordusunun ve Türk milletinin var olma mücadelesinin önemli mihenk taşlarından birisi olan Ağustos 1922 tarihinde kazanılan Büyük Zaferi ruhuna ve şanına uygun olarak ve şehitleri anmak amacıyla ilk tören, bizzat zaferin mimarı Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın da katılımıyla 1924 yılında yapılmıştır. 1926 yılında ise Büyük Zaferin Türk kara, deniz ve hava kuvvetleri için bayram ilan edildiğine dair bir kanun çıkarılmış ve bu tarihten itibaren 30 Ağustos Zafer Bayramı olarak Büyük Zafer anmaları ve kutlamaları yapılmıştır.
Kaynak: Çanakkale Araştırmaları Türk Yıllığı Yıl: 12, Bahar 2014, Sayı: 16
??? 29 Ağustos 2019
Yönetici tarafından yazılan bu haber, 3515 defa okunmuştur.